Bitcoin’in (BTC) ilk zamanlarında bilgisayarı olan herkes madencilik yapabiliyordu. O zaman oldukça şanslı olan madenciler, yarılanmanın gerçekleşmemiş olması ve rekabetin az olması gibi etkenlerden dolayı kolaylıkla madencilik yapabiliyorlardı.
Bitcoin’in madencilik zorluğu arttıkça, evlerde bulunan kişisel bilgisayarların yerini, özel bilgisayar işlemcileri ve yüksek işleme gücüne sahip profesyonel madencilik ekipmanları aldı. Tüm bunlar ile birlikte madencilik endüstrisi de inişli çıkışlı dönemler yaşadı.
Yalnızca kripto madenciliği için için tasarlanan ASIC’ler 2013 yılında ilk tanıtıldığı zaman hashrate inanılmaz bir düzeyde arttı ve GPU’lar kullanılamaz hale geldi. GPU’ları ve eski nesil ASIC ekipmanları bulunan küçük madenciler, daha profesyonel çalışan madenciler ile rekabet edemedi ve sonuç olarak pes etmek zorunda kaldılar.
Ancak halen bazı kesimler madencilik havuzları ve bu tarz profesyonel ekipmanlar yerine, evde madencilik yapmanın Bitcoin’in gizliliği açısından daha büyük önem taşıdığını belirtiyorlar. Ayrıca evde yapılan madencilik sayesinde herhangi bir işlem ücreti ödemenize de gerek kalmıyor. Bununla birlikte tamamen anonim bir Bitcoin çıkarmanız bu konuda avantaj sağlıyor. Tabi ki böylesine sert bir rekabet ortamında bunu başarmak oldukça zor.
Tüm bunlara ek olarak; Coinshares tarafından sağlanan verilere göre, toplam hashrate’in yaklaşık %54’ü Çin’den geliyor ve Mayıs 2020 itibari ile madencilik hashrate’inin %65’i Çin’de bulunan madencilik havuzlarından geliyor.
Bu makale yatırım tavsiyesi veya önerisi içermemektedir. Her yatırım ve alım satım hareketi risk içerir ve okuyucular karar verirken kendi araştırmalarını yapmalıdır.
