Bugün kaç milyon kişinin Bitcoin’e sahip olduğu kesin olarak bilinmemektedir. Bu sayı önemli bir sayı olmasına rağmen, dünya nüfusuna baktığımızda henüz çok küçük bir orandır. Her Bitcoin sahibinin yatırımının arkasında kendince nedenleri vardır ve Twitter kurucusu Jack Dorsey’den tutun da Tayland’daki bir tuktuk sürücüsüne kadar her birinin kendi kişiliği ayrıdır. Bitcoin balinalarını ve Bitcoin madencilerini hesaba katmazsak, tipik bir bireysel Bitcoin sahibinin özellikleri nelerdir?
Bunları kategorilere şöyle ayırabiliriz: İdealistler, Oportunistler ve Bitcoinistler. Bu gruplar nasıl konumlandırılabilir ve Bitcoin ile ilişkileri gelecekte nasıl gelişebilir? Gelin bunları biraz inceleyelim.
İdealistler
Bitcoin, 2008 mali krizinin etkilerinin yaşandığı esnada, geleneksel ve büyük ölçüde itibarsız bankacılık sistemine bir alternatif olarak doğdu. İlk kripto para birimi, bankalardan finansal bağımsızlığı ve finansal işlemlerde mahremiyetin önemini vurgulayan bir isyan biçimiydi.
Bu isyana Wikileaks davalarında adını sıkça duyduğumuz Julian Assange da katılmıştı. Bu hareket en çok Edward Snowden tarafından desteklendi. Bugünlerde en tanındık Bitcoin İdealistinin, bankacılık sistemini atlayıp Bitcoin kullanımını teşvik eden Andreas Antonopoulos olduğu söylenebilir.
Bitcoin İdealistleri, Bitcoin’in temel teknolojisinin herkese sağladığı avantajları anlar ve onu finans sistemleri için daha iyi, daha adil, daha az manipüle edilen bir altyapı olarak görür.
Oportunistler
İnsanların büyük çoğunluğu Bitcoin’i anlamaz. Ancak bu durum, tecrübesiz trader’ların bundan yararlanamayacağı anlamına gelmez. Yatırımcılar, Bitcoin’i geleneksel pazarlarda bulunanların çok ötesinde bir emirden kazanç sağlayabilen asimetrik bir finansal varlık olarak görebilirler.
Bitcoin’e 1.000 dolar yatırım yaparsanız, 1.000 dolar kaybetmeye de hazır olursunuz; ancak 10,000 dolar veya 100,000 dolar hatta daha fazlasını da kazanabilirsiniz. Bunun sınırı yoktur. Bu yatırımcılar grafikleri ve eğilimleri incelerler ancak yatırım yapmazlar. Fırsatçı yatırımcılar Bitcoin almazlar. Ne idealistlerin dogmalarına bağlı kalırlar, ne de onları önemserler. Bitcoin onlar için sadece para kazanmanın bir yoludur ve herhangi bir nedenden dolayı bu gerçekleşmezse, varlığı ellerinden çıkarabilirler.
Bitcoinistler
Bahsettiğimiz üzere, çok az insan Bitcoin’i gerçekten anlar. Bu varlığı açıklamak son derece zordur ve birçok kişi için anlaşılmaz bir gizem halinde görünmektedir. Ancak bu garip fenomeni araştırmaya ve bu kadar çok insanı nasıl kandırdığını anlamaya çalışan bazı insanlar da vardır.
Yavaş yavaş, şüphe ve inançsızlık kavrayışa dönüşür ve bu da inanca dönüşür. Aslında bu durum yaratıcılığın tezahürüdür. Bitcoinistler inananlardır. Onlar panik yapmazlar ve Bitcoin fiyatını düşürürler. Aslında, bu düşüşleri daha düşük fiyatlarla daha fazla BTC satın alma fırsatı olarak görürler. Belki Bitcoin başarısız olursa, onlar bu hayal kırıklığına da hazırdırlar, ancak bunun gerçekleşeceğini düşünmezler.
Peki, küresel ekonomi ve Bitcoin’in mevcut durumu göz önüne alındığında bu yatırımcılar nerededir?
Bu dönemde her şeyden önce, İdealistler bir yandan cesaretlendirilmiş, öte yandan da hayal kırıklığına uğramış hissedebilirler. Mevcut küresel mali kriz, Bitcoin’in gelişmesi için ideal bir fırsat gibi görünmektedir. Fiili para birimlerinin kaçınılmaz keskin devalüasyonu ve bunun sonucunda Bitcoin veya altın gibi sabit sermaye varlıklarının değerinde artış için olağanüstü parasal genişleme baskısı oluşturulmaktadır.
Ancak, Bitcoin bir değer deposu olarak görülse de, varlık bu yüzden yaratılmamıştır. Bitcoin tanıtım belgesinin başlığı, ‘Dijital Altın’ ile değil, ‘Eşler Arası Elektronik Nakit Sistemi’ olarak düzenlenmiştir. Aslında Andreas Antonopoulos, Bitcoin’in fiyatı üzerindeki yoğunluğunun biraz fazla olduğunu düşünmektedir çünkü Bitcoin’i zenginler ve hırslılar için dijital altın olarak değil, kitleler için serbestçe kullanılabilen bir değer işlem ortamı olarak görmek istemektedir.
Bitcoin’in şu anda birkaç faktör nedeniyle nakit sistemi olarak başarısız olduğu bir sır değildir. En belirgin nedenler arasında fiyat oynaklığı ve işlem işleme hızı bulunmaktadır. Bunu somutlaştırmak için örnek verecek olursak, birkaç saat içinde fiyatı %10 (veya daha fazla) artabilen veya düşebilen Bitcoin’le kim neden bir araba satın almak ister ki? Yine işlemi doğrulamak beş dakika (veya daha fazla) sürüyorsa kim Bitcoin ile bir kahve almaya çalışır ki? Daha geniş nüfusun parasal işlemler yapmak için Bitcoin adreslerini kopyalayıp yapıştırması nasıl beklenebilir? Herkes ne düşünürse düşünsün, şimdilik Bitcoin öncelikle bir değer deposudur, bu da İdealist’lere ve Opportunist’lere nahoş bir tat vermektedir.
Oportunistler riske rağmen ya da belki de risk sebebiyle istikrarsızlığı sever. Mevcut fiyat oynaklığı onlara piyasayı analiz etme ve uygun zamanlarda alım satım yaparak zenginliklerini kazanma imkânı vermektedir. Bu kişilerin varlıkla duygusal bir bağlantıları yoktur. Bitcoin, kırmızı et veya soğan, hepsi onlar için aynıdır.
Buna ek olarak, düşük işlem hacimleri ve düşük piyasa değeri (nispeten) ile bu zamanlarda, piyasayı bir Bitcoin balinasının yardımıyla manipüle etme fırsatı vardır. İdealistler, Oportunistleri, Bitcoin ekosistemine hiçbir şey eklemeyen ve Bitcoin’in ölecekken bile bunu geçici bir rahatsızlık olarak görecek parazitler olarak görmektedir.
Son olarak Bitcoinistler’e bakmak gerekir. Bu kişiler bir kahve içip güzel bir pasta yiyerek, kenara çekilip beklemekten oldukça memnunlardır. Yani sadece bir miktar Bitcoin satın almışlarsa kaybetmeyi göze alabilirler. Bitcoin’e inanırlar, ancak idealist değildirler. İdeolojiye değil, parlak bir kavramın anlaşılması ve takdir edilmesine ve sadece başarılı olması gereken bir sistemin ustaca uygulanmasına dayanan duyguları vardır. Değer deposu mu, değer işlem ağı mı? Her neyse işte, onlar için fark eden bir durum yoktur. Bitcoin fiyatını ve kripto haberlerini bir dereceye kadar şüphecilik ile izlerler. Şimdi ne olursa olsun, sonunda her şey yoluna girecek diye düşünüyorlar. Bekleyin ve görün.
Peki ya gelecek? Belki de Bitcoin’in olgunlaşacağı zaman çok uzakta değildir. Geleneksel finansal küresel sistem ölmedi, ancak biraz zayıfladı ve itibarını daha da kaybetti. Bitcoin’in piyasa değeri trilyonlarcadır. Bitcoin işlemlerini yapmanın, günümüz bankacılık uygulamalarında olduğu kadar basit olduğu genel halk çözümleri mevcuttur.
Sonunda, İdealistler bir şekilde tarihte yerlerini alacaklar. Satoshi Nakamoto’nun vizyonu, tam olarak olmasa da, milyonlarca insanın günlük yaşamında kendini gösterecektir. İnsanların kendi bankası olacaktır. Oportunistler ise her zamanki hallerinde devam edeceklerdir.
Peki ya Bitcoinistler? Bir köşe de pastalarını yiyip, kahvelerini yudumlayarak rahatça oturacaklardır.
Peki siz hangi Bitcoin yatırımcısısınız?
Bu makale yatırım tavsiyesi veya önerisi içermemektedir. Her yatırım ve alım satım hareketi risk içerir ve okuyucular karar verirken kendi araştırmalarını yapmalıdır.
