Dünya Ekonomik Forumu (WEF) tarafından yayınlanan görüş yazısına göre, stablecoin’ler ABD dolarının hakimiyetinin yarattığı sistematik tehditleri hafifletme potansiyeline sahip. İddia 26 Kasım’da Fusion Vakfı çalışanı John Liu ve Lapa Capital çalışanı Peter Lyons tarafından ortaya atıldı ve büyük dikkat çekti.
Fusion Vakfı, merkeziyetsiz küresel finans için Blockchain altyapısı geliştirmeye odaklanan ve kar amacı gütmeyen bir kuruluşken, Lapa Capital ise merkezi New York’ta bulunan, teknoloji odaklı bir yatırım şirketidir.
ABD Dolarının Hegemonyası
IMF’nin 2019’un ilk çeyreği için paylaştığı verilere göre, ABD doları merkez bankalarının döviz rezervinin yüzde 62’sini oluşturuyor. Söz konusu dolar hegemonyası 2008 finansal krizinde de olduğu gibi, sistematik tehditler oluşturmaya devam ediyor.
John Liu ve Peter Lyons, stablecoin’lerin ticaret, yatırım, bankacılık ve ödeme alanlarında daha sürdürülebilir, kapsayıcı ve güçlü bir küresel sistem yaratma potansiyeli olduğunu savunuyor.
İkili, dolar rezervlerinin dünya genelinde ABD devlet tahcillerinde tutulmasının küresel ekonomiyi tehdit ederek bozduğunu, ABD’nin faiz oranlarını düşük tuttuğunu ve ABD hükümetinin borçlarını ve gayrisafi yurt içi hasılasını İkinci Dünya Savaşı’ndan beri görülmemiş bir seviyeye çektiğine dikkat çekiyor:
“Küresel bir dolar kıtlığı yaşanması, ABD’li ihracatçılar için büyük bir engel teşkil ediyor, dış ticaret açığını artırıyor ve ekonomik büyümeyi engelliyor.”
Liu ve Lyons, küresel likidite kaynaklarının dağılımının ve akış dengesinin sağlanması konusunda başarılı olmak için Blockchain’le birlikte çalışılmasının her zaman göz önünde bulundurulması gerektiğine vurgu yaptı. Böyle olmaması durumda tek bir stablecoin (ister özel ister merkez bankası tarafından oluşturulmuş olsun) tıpkı dolar gibi bir hegemonya yaratabilir.
Bu makale yatırım tavsiyesi veya önerisi içermemektedir. Her yatırım ve alım satım hareketi risk içerir ve okuyucular karar verirken kendi araştırmalarını yapmalıdır.