23 Aralık’ta küresel kripto para camiası adeta sarsıldı. YouTube birçok kripto para haber ve eğitim kanalından çok sayıda videoyu silmeye başladı. Aralarında 100 binlerce abonesi olanlar da vardı. Hatta uyarı alan bazı kanallar kapanma noktasına geldi.
Kanal sahipleri feveran etti. Saatler hatta günler geçti. Ancak YouTube neden kripto para içeriklerinin silindiği ile ilgili bir açıklama yapmadı. Bütün hayatını YouTube’dan gelen gelir üzerine inşa etmiş ‘cryptuber’lar var. Bu insanlar birden bire belirsiz ve karanlık bir gelecek ile karşı karşıya kaldı. Varsa hatalarını düzeltmek istiyorlardı. Ama suçlarının ne olduğunu bile bilmiyorlardı.
Durum böyle olunca kripto paralarla ilgilenenler YouTube’un bu yeni davranışı hakkında teoriler üretmeye başladı:
Popüler DeFi (merkeziyetsiz finans) projelerinden Compound’da avukatlık yapan Jake Chervinsky konunun hukuksal olduğunu iddia etti. ABD menkul kıymetler kanunu madde 17b’ye göre video çekenlerin tanıtımını yaptıkları ‘menkul kıymet statüsündeki’ kripto paralardan aldıkları ödemeleri bildirmeleri gerektiğini hatırlattı. Ancak kısa sürede Chervinsky’e itirazlar geldi. Menkul kıymet statüsünde olmayan kripto paralarla ilgili yapılan videolar da siliniyordu.
Omar “Crypt0” Bham ise başka bir noktaya dikkat çekti: YouTube’un sildiği videolar daha çok başka web siteleri ve kripto para borsalarına link vermiş içeriklerdi.
Eric Crown ve “Chico Crypto” ise adeta bir komplo teorisi ortaya attı. Buna göre kripto paraları hedef alan bir grup YouTube üzerinde kitlesel ‘bayraklama’ yapıyordu. YouTube’un çalışma sistemini iyi bilen bu grup özellikle büyük kripto para kanallarını kapattırmayı amaçlıyordu.
Bir başka kesim ise olayın kasıtlı bir yeni politika olmadığı görüşündeydi. Onlara göre YouTube algoritması otomatik olarak bilinmeyen bir sebepten dolayı bu içerikleri silmeye başlamıştı. Bu nedenle ne olup bittiğini anlayana kadar YouTube bir açıklama yapamıyordu.
Benim aklıma ise şu sorular takıldı: YouTube’un sahibi kim? Google. Daha önce Google kripto paralara karşı bu tip bir politika uygulamış mıydı? Evet. Geçen yıl Google, Bitcoin ve kripto paralar ile ilgili reklamları bir anda yasaklamıştı. Bu şok haber Bitcoin fiyatının bile düşmesine neden olmuştu. Yasak ancak üç ay sonra Eylül 2018’de kalkmıştı. Facebook da benzer bir yasak getirmiş sonra bu politikadan vazgeçmişti. O dönemde ABD otoriteleri Bitcoin ve Ethereum’un dolandırıcılık ya da menkul kıymet olmadığına hükmetti. Yasaklar muhtemelen bu netliğin getirilmesi ile kalktı.
Teknoloji tekellerinin yeni bir ilgi alanı var: Finans! Konunun bununla bir ilişkisi olabilir mi?
Facebook’un kendi kripto parası Librayı çıkarma denemesi malum. Google ise Kasım ayında Citigroup ile ortak vadesiz banka hesapları sunmaya hazırlandığını duyurdu. İnternet aramalarında adeta tekel haline gelen Google’ı finans alanında da daha ileri taşıyacak bu projenin 2020’de hayata geçmesi planlanıyor.
Düşüncesi bile kötü ama milyarlarca kullanıcıya sahip fiili bir tekel olan Google, kripto paraları finans alanında kendisine rakip mi görmeye başladı?
Sonunda YouTube’un kasıtlı olarak yeni bir politika uygulamadığını düşünen kesim haklı çıktı. Üç günlük bekleyişin ardından Google video silinme olayının bir hatadan kaynaklandığını kabul etti. Şirket silinen tüm videoların geri yüklendiğini iddia etti. Ancak yapılan ilk incelemelerde bir çok videonun hâlâ yeniden yayına alınmadığı görüldü.
Bu hadisenin ‘hata’ olduğunun açıklanması bir çok insanın kabus dolu geçirdiği üç günü geri getirmeyecek. Hiç şüphesiz YouTube kripto para camiasında ‘acı bir tat’ olarak hatırlanacak. Üstelik şu soruyu herkes soruyor: “Ya YouTube bugün ‘hata’ dediği uygulamayı yarın gerçekten ‘yeni bir politika’ olarak hayata geçirirse!?”
Google gibi merkezi ve tekelci yapıların potansiyel yasak politikaları şimdiden blokzincir vb teknolojilere dayalımerkeziyetsiz ve özgür video paylaşım yapılarının kullanılması çağrılarını yükseltmeye başladı. En sevdiğim atasözlerinden biridir: “Kötü komşu insanı ev sahibi yapar.”
Bu makale yatırım tavsiyesi veya önerisi içermemektedir. Her yatırım ve alım satım hareketi risk içerir ve okuyucular karar verirken kendi araştırmalarını yapmalıdır.
